Sanatçı romanı, sanatın ve sanatçının özerk bir alan olarak kendi etkinliği üzerine eğilmesinin tezahürüdür. Romancının bir sanatçı olarak kendi uğraşısına ayna tutması ve o aynada kendisini görme arzusunun kurmaca dünyada karşılık bulmasıdır. İdeal sanata ulaşarak bir magnum opus yaratmanın ve bu bağlamda eserle kurulan ilişkinin huzursuzluğa ve estetik endişeye dönüşmesinin kurgusal anlatımıdır. Sanatçının oluşumunun ve eserinin ortaya çıkışının anlatılmaya değer bulunan hikâyesidir.
...