Müfessir, bu tefsiri kaleme alırken üç sabiteden şaşmadığını ilave etmiştir: Nassın sabiteleri, dilin sabiteleri ve aklın sabiteleri. Bundan hareketle yazar, akıl-nakil çatışmasını batıl bir çatışma kabul ederek Kur'ân'ın ruhunu ve küllî gayelerini bugünün dünyasına anlatma çabasında olmuştur.
Müfessir, tefsirinde, bütünlük ilkesini en önemli ilke olarak kabul etmiştir. Kur'ân'ın bireyi, toplumu, milleti ve ümmeti nasıl inşa ettiğini dikkate alarak her ayet grubunu, insanın bireysel ...