Ruhunun üflenmesiyle yaratılışı tamamlanan insanoğlu, takva ve fücûru içinde barındıran sorumluluk sahibi bir varlık olarak yeryüzündeki serüvenine başladı. Kendisine ruh üflenmesi ve eşyanın isimlerinin öğretilmesi, onu diğer yaratılmışlardan farklı bir konuma yerleştirdi. Bu farklılık onu, bir parçası olduğu yeryüzünün hem sorumlusu, hem de -bir ölçüde- sorumlusu kıldı.
Artık yeryüzü ve içindekiler ona emanet edilmişti. Kaderi ile başbaşa bırakılan insaoğlu, artık bu yeni dünya evini koru ...