1990'lı yıllarda halkın gözünde belediyeler çok geniş
yetkiye sahip kurumlardı; ama aynı zamanda yolsuzluğun,
rüşvetin, kayırmacılığın da en fazla yaygınlaştığı kurumlar
olarak görülüyordu. Belediyelerin imajı sadece halkın
gözünde düşük değildi; aynı zamanda borç batağına
saplanmış, partizanca doldurulan kadroları ile iş yapamaz
hale gelmiş kurumlardı. Bunun doğal sonucu olarak da
kentler çöpe, çamura, çukura mahkûm olmuş,
musluklarından suların akmadığı ...